GENCFAN
Would you like to react to this message? Create an account in a few clicks or log in to continue.

GENCFAN

gncfn hortlayabilen site............
 
AnasayfaPortalLatest imagesAramaKayıt OlGiriş yap

 

 Neyzen Tevfik

Aşağa gitmek 
YazarMesaj
Görkem
Admin
Admin
Görkem


Mesaj Sayısı : 768
Yaş : 31
Nerden : Lüleburgaz
Kayıt tarihi : 01/04/08

Neyzen Tevfik Empty
MesajKonu: Neyzen Tevfik   Neyzen Tevfik EmptyCuma Nis. 18 2008, 16:53

İlk önce kendi yorumumu yazayım.Şahsım adına mübarek saydığım bir insan.En sevdiğim şairdirLaf koymada çığır aşmıştır.Onun biyografisi değil de anılarını paylaşsak sanırım neden bu kadar sevilesi bi insan olduğunu anlarsınız
kendisi en büyük keşlerdendir.yahya kemal'den daha buyuk bir şair olduğunu kanıtlamasına ve ******'ün vakti zamanında çok yakın bir tanıdığı olmasına rağmen küfürlü şiirler yazdığı ve her daim sarhoş olduğu için maalesef okullarımızda pek bahsedilmeyen şairdir..

"Felsefemdir kitab-i imânim,
Taparim kendi ruhumun sesine.
Secde eyler hakikatinm her an,
Kalbim ates-i mukaddesine."


Evet parça parça ondan bahsedelim;

- hayati fukaralik icinde gecmis, gulhane parkinda kucuk bir barakada hayatini surdurmus olan ney ustasi, sair, sarhos. meshur sozlerinden biri de
"kimi dertten icer, kimi sevincten ama ben siseden icerim siseden"

- büyük ney ustası, ney çaldığı zaman dinleyen insanların kendilerinden geçtiği ve duydukları müziğin güzelliği karşısında ağladıkları söyleniyor.

- marmara denizi kadar içtiği söylenir

- Tabutta yatardi
Hayri Yenigün anlatiyor: Bir gün Büyük Postane arkasinda, Tefeyyüz kütüphanesinin karsisindaki Ismail'in koltuk meyhanesine ugrar Neyzen'in nerede yatip kalktigini sorar.Meyhaneci Ismail: " Burada, Hocapasa Camii'nin bir tabutlugu var, oraya gider.Bir tabutun kapagini kaldirir, içine girer,kapagi da üstüne çeker ve rahat rahat uyur."

- Padisahçilik
Abdülhamid döneminde,sariklilarin kahvehanelerde oturmalari yasaklanmis.Neyzen,Fevziye kiraathanesinde basinda sarik nargile içerken içeriye bir kaç polis,bir kaç komiser,bir kaç hafiye girer.Baslarinda da Mesihat (Seyhülislamlik) müfettisi...
Neyzen'i karakola götürmek isterlersede bizimki yerinden kimildamaz.Bir yandan da o ünlü küfürlerinin hiç gün yüzü görmemislerini birbiri ardinca siralamaktadir.
Cadde ana baba gününe döner.Seyre gelen gelene...Baska hafiye ve polisler de ortaya çikar;hep birlikte Neyzen'in kollarina yapisarak sürüklemeye kalkisirlar.Neyzen bir ara ellerinden siyrilip bir masanin üzerine çikar,caddeye dönüp avazi çiktigi kadar bagirir: " Padisahim çok yasa, Sevketinle bin yasa ! "
Müfettis,komiserler,polisler çil yavrusu gibi dagilirlar.Neyzen masadan inip nargilesinden bir nefes çektikten sonra kendi kendine " Ulaaan, amma da enayi seylermis ha ! " der.

- Edep
Tanidigi bir subayi ziyarete,kislaya gider.Subayin ricasi üzerine askerlere ney çalar.Sonunda aska gelip zeybek oynamaya
durur.Pantolonun dügmelerini iliklemeyi unuttugunu gören erlerden biri " Efendi amca,edep yerin açikta kalmis " der.Neyzen oyunu kesip keserek ellerini kaldirarak Tanri'ya seslenir: " Çok sükür sana, nihayet karsima edebim oldugunu söyleyen bir kulunu çikardin "

- Yiyip içmek için mi ?
Neyzen,bir gün Mazhar Osman'la karsilasir.
--içmeye devam ediyormusun,Neyzen ?
--Neden sordunuz,Beni tedavimi edeceksiniz,yoksa yemege mi çagiracaksiniz ?

- Yol veririm
Meyhanenin tuvaletine giderken,daracik koridorda bir kabadayi ile karsilasir.Birinden birinin kenara çekilmesi gerekmektedir.
Neyzen, " Müsaade et,geçeyim " der.Sarhos kabadayi, "Sen kime kafa tutuyorsun babalik, ben senin gibi cigeri iki para etmezlere yol vermem " diye aksilenir.Bizimki hemen kenara çekilir, " Ben veririm " der.

- Herkesin Bildigini
Basin çevrelerinde taninmis bir hanim,Neyzen'le karsilasinca,
--Askolsun,benim için asifte filan gibi sözler söylemissiniz ?
Neyzen elini sinek kovalar gibi sallamis;
--Hanim,sen beni tanimiyorsun.Ben herkesin bildigi seyleri söylemem.

- Benzetmede hata olmaz !
Kafayi iyice bulmus,yalpalayarak giderken bir tanidiga rastlar.
--Yazik dostum,yazik,canina hiç acimiyorsun.Bu gidisle sen fazla yasamazsin.
Neyzen adamin yüzüne bakip gülümser.
--Ömür denilen,içi su dolu fiçiya benzer,içindeki,azar azar da kullansan,hepsini de bosaltsan,mutlaka biter.

- Bulunur ama ?
Neyzen'in bir arkadasi meyhaneye girer ve garsona sorar ;
--Bizim Neyzen burada mi?
--Burada beyim,Sagdan besinci masa.
O masada Neyzen'i göremeyen adam geri döner:
--Gitmis...
--Affedersiniz beyim,kabahat bende.Masanin altina bakin dememistim,size...

- Agzina içki koymamis!!!
Sait Halim Pasa,Neyzen'i seven bir kisiymis.Bu yüzden ona izaz ve ikramda bulunurmus.Pasanin sofrasinda fena sarhos olup sizdigi bir gecenin sabahinda,pasa,Neyzen'den bir daha içki içmeyecegine dair kesin söz istemis.Neyzen'de, Pasayi son derece saygiyla sevdigi için,istenilen sözü ciddiyetle vermek zorunda kalmis.Bu söze göre Neyzen agzina bir daha raki koymayacak!!!
Bir dahaki çagrilisinda Pasanin karsisina zil zurna sarhos çikmis.Pasa onun bu halini görünce esefle sormu
--Hani söz vermistin?Bir daha agzina içki koymayacaktin?
Neyzen,yemin ederek agzina bir damla içki koymadigini söyleyince,pasa derin bir hayrete düserek:
--inanman,söyle yakin gel de bana bir "hoh" de,bakalim.
Neyzen iyice sokulup.pasanin burnuna,olanca gücünle bir "hoh" demis.Lâkin hayret,gerçekten de Neyzen'in agzi içki kokmuyor! Pasa saskin,saskin:
--Bu nasil is Neyzen? deyince,Neyzen onu kahkahadan kirdiran cevabi veriyor:
--Sen kokusunu alip da anlamayasin diye içkiyi altimdan tenkiye ettirdim.Insan biraz kendine hükmedip de aldigini çikarmazsa,iste böyle,tipki yukaridan içmiscesine mest oluyor pasam!!!

- Hangi Anahtar?
Danibütün geçinen bir dostu sorar:
--Beni tanirsin...Cennetin anahtari sende olsa beni oraya almaz miydin?
Neyzen,karsisindakini bastan ayaga söyle bir süzdükten sonra gülümser:
--Bende Cennetin degil de Cehennemin anahtari olsaydi,senin için daha hayirli olurdu.Belki seni oradan çikarirdim!

- Gelin gibi...
Son hizla giden taksinin soförüne sesleniyor:
--Aman oglum,n'olur biraz yavasla.
--Merak etme baba,biz bu taksiyle gelin tasiyoruz.
--Desene biz de düzülecekler arasindayiz!!!

- Delilik ayricaligi...
Sirkeci'de Necdet Rüstü Efe ile karsilasir.Ayaküstü konusurlarken Neyzen,cumhurbaskani Ismet Inönü'nün diktatörlügünden söz etmeye baslar.Necdet Rüstü,dönemin her tasin altindan çikan polislerinden birinin köse basinda durup kendilerine kulak kabarttigini görünce tedirgin olur,kisa kesmeye çalisir.O sirada polis biyik altindan gülümseyerek yanlarindan uzaklasir.Olup bitenler Neyzen'in gözlerinden kaçmamistir.
--Polisten korktun degil mi?Bana bir sey yapamaz,çünkü ben deliyim.Bu yüzden dokunulmazligim var.Fakat bu delilik imtiyazini kazanip içimi rahat dökebilmek için neler çektim,bilemezsin.

-Adam yerine koymuyorlar...
Hüseyin Sehsuvar anlatiyor:" ...küfürlere basladi.Sonra basini sola çevirip bana döndü:
--Hüseyin,ben önüme gelene sövüyorum.
--Söversin,
--Bana bir sey yapmiyorlar???
--Ne yapacaklar?
--Ulan yoksa bunlar beni adam yerine mi koymuyorlar???

- Iki kilo Raki
Yüksel Bastunç,"bu fikra ne kadar dogrudur,bilinemiyor" diye yaziyor: "****** bir aksam Neyzen'i Florya'daki kösküne çagirtiyor.Bir iddiasi vardir:
--Senin çok fazla içki içtigini söylüyorlar.Benim kadar içermisin?
--Ne kadar içersiniz? der Neyzen
--iki tane kiloluk raki içerim.
M.Kemal kelimelere basa basa bu sözleri söylemistir.Neyzen'in gözünü korkutmak istemistir. "Canim ne isterse,susuz,mezesiz" diye devam eder.
Neyzen: "Bende iki kilo içerim ama,öyle içmem.Kâse geliyor,iki kiloluk rakiyi Neyzen kâseye bosaltiyor.Digerleri Neyzen'in basini kâseye daldirip lakir lakir rakiyi içecegini zannediyorlar.Fakat Neyzenin isi bitmemistir.Bir somun ekmek bir de irice bir kasik geliyor.Neyzen ekmegi lokma lokma koparip kâsedeki rakiya bastiriyor.Lokmalar rakiyi iyice çekince,Neyzen çalakasik yanasiyor bu bade tridine.
Yine anlatilanlara göre; M.Kemal," Pes,pes " diye bagirarak ayaga kalkmis ve elleriyle yüzünü kapatmis...

- Yüz karasi !
Kadiköy'de Aksarayli Hamdinin gazinosunda bir yandan demlenir,bir yandan ney çalarken,yanina bir boyaci çocuk yanasir.
--Amca,boyayim mi?
Neyzen yerinde kalkar,para çikarip çocuga verdikten sonra yere sirtüstü uzanir:
--Gel,yüzümü boya.
Yüzü boyaninca,Kadiköy'deki baska bir meyhaneye,Papazin Bagi'na gider.Papazin Bagini mekan tutmus olan Ahmet Rasim,onu görünce:
--Ne bu hal Neyzen?Kusdili Tiyatrosunda "Arabin Intikami'nimi oynadin?
Neyzen güler:
--Merhamet insanin yüzünü bazen kara çikarir.
Boyaciya acidigini söyleyip olayi anlattiktan sonra ekler:
--Kainata bir de bu heybette görüneyim,dedim.Allah'a sükür ki böyle bir yüz karam oldu.Ya çikmazina boyansaydim???

- Simdiden belli !
Sadrazam Sait Halim Pasa Neyzeni Yeniköy'deki yalisina davet eder.Yenilip içildikten,Neyzen'n Ney'i dinlenildikten sonra Pasa Neyzen'e pirlanta islemeli essiz bir ney armagen eder.
Bizimki neyi eline alip inceler ve Pasa'ya geri varir.
--Hayrola üstad begenmedin mi?
--Çok begendim
--Peki neden almiyorsun?
--Ben yolsuz kalinca bu neyi satarim,yazik olur.Iyisi mi sen bana bes Lira ver,bu ney sende dursun...

- Yüzü gülmez...
Sert,kavgaci,geçimsiz bir adam olan komsusu Tahsin Bey'le karsilasir.Tahsin Bey:
--Bugün hanimi disçiye götürecegim.Dün gülerken gördüm,ön dislerinden ikisi çürümüs.
--Yalan söylüyorsun
--Neden yalan söyleyecekmisim?
--Seninle yasayan insanin yüzü gülermi hiç?

- Fasulyeye benziyor
Ikinci Mesrutiyet döneminde nazirliga getirilen bir zat,çok geçmeden yegeninin vali olarak atanmasini saglar. Karsilastiklarinda,Neyzen:
--Masallah,kardesinizin oglu tipki fasulyeye benziyor.
--Genç yasta vali oldu,neden fasulyeye benzesin?
--Iste bende onun için benzetiyorum ya.Fasulye de siriga sarilarak büyür.

- Çalarken..
Soruyorlar:
--Neyzen,çalarken mi neselenirsin,yoksa neseli oldugun zaman mi çalarsin?
Maliye Bakani hakkinda yolsuzluk dedikodularinin dolastigi bir dönemidir.
Neyzen: " Maliye Vekili degilim ki,çalarken zevk alayim "....

- ******'ün büyük dil kongresini topladığı gün, başvekil de bakırköyünde genişletilen bez fakrikasını açmaya gelmişti.
dil kongresine bütün bakanlar, milletvekilleri ve bazı büyükelçiler de gelmişlerdi.
dil konusunda tezi olanlar, kürsüye çıkıp konuşmuşlar, fikirlerini beyan etmişlerdi.
bunlar arasında üniversite profesörlerinden cafer kırımi bey de kürsüye çıkarak tezini savunurken, kırımlı olması dolayısıyla söz arasında ruslar hakkında biraz sitemde bulununca ****** çok kızmış ve:
- "burası siyaset meydanı değildir, indirin şunu hemen" deyince profesörü kürsüden indirmişlerdi. neyzen tevfik bu olayı öğrenince şu kıtayı yazmıştı:

fabrika yaptı sümerbank bez için,
çok muazzam bir eser bu laf değil,
dil işinde ehli dil tezden dedi:
sıçtı cafer bez getirsin başvekil..







BE HEY DÜRZÜ
Ne ararsın Tanrı ile aramda
Sen kimsin ki orucumu sorarsın
Hakikatten gözün yoksa haramda
Başı açığa niye türban sorarsın


Rakı şarap içiyorsam sana ne
Yoksa sana bir zararım içerim
İkimiz de gelsek kıldan köprüye
Ben dürüstsem sarhoşken de geçerim


Esir iken mümkün müdür ibadet
Yatıp kalkıp ******’e dua et
Senin gibi dürzülerin yüzünden
Dininden de soğuyacak bu millet


İşgaldeki hali sakın unutma
******’e dil uzatma sebepsiz
Sen anandan yine çıkardın ama
Baban kimdi bilemezdin,şerefsiz






Kim demiştir kanun alınmıştır ayak altına,
Böyle bir halin vukuunda hamiyyet çiğnenir.
Devleti yolsuz görenler halt eder bir beldede,
Kaldırım olmazsa kanun-ı hükûmet çiğnenir.

*****

Gözünü aç daha meydan var iken,
Dizginin canbaz elinde Neyzen!
Girmedim ya kapısından baktım,
Cennet'i at pazarı sandım ben.

*****

Bî-namaz deyip beni Hak'dan uzak gören,
Sığmaz senin hayâline mihrâb ü mübrem.
Sen sade beş vakitte ararsın Allahını,
Ben her zaman onunla emîn ol beraberim.

*****

Asrın yeni bir umdesi var, hak kapanındır.
Söz haykıranın, mantık ise şarlatanındır.
Geçmez ele bir pâye, kavuk sallamayınca,
Kürsî-i liyakat pezevenk, puşt olanandır!

*****

Hayliden hayli kalınlaştı yobazlık yeniden,
Softalık zorlu anırtı ile aldı yürüdü.
Kara bir kinle taassub pusudan çıktı yine,
Yurdu şâhâne cehâlet yeni baştan bürüdü.

*****

İhtiyarlık ile gençlik diyerek,
Şu hayatı ikiye böldürme!
Ey büyükten de büyük Allah'ım,
Benden evvel s..imi öldürme!

*****

Derd-i firakın ile düşeli sevdaya mey'e
Müptelayım silmişim esrar-ı ney'e
Feleğin kahpe başında paralansın parası
Ben güzel sevmeye geldim, değil ekmek yemeye

{bu dörtlük sonrası adama tapma aşamasına geldim}

*****

Göbekler perçin olmuş
Hava geçmez aradan
Bozulmayacak kız mı var
Sen haber ver paradan

*****

Sanma ciddiyet ile sarf ederim sanatımı
Ney elimde suyu durmuş kuru musluk gibidir
Bezm i meyde suhefanın saza meftun oluşu
Nazarımda su içen eşşeğe ıslık gibidir

*****

Göründü memleketin iç yüzü, çöktüyse temel.
Şimdilik harice karşı yüzümüz olsa dahi
Yüzümüz yok bakacak kabrine ecdadımızın.
Tükürür zannederim çehremize, vatanın tarihi.




tanrı senin hamurunu necaset ile yoğurmuş,
annen seni sıçarken yanlışlıkla doğurmuş

*****

önü yoktan sonu boktan bu kuru davadan,
utanır gayret-i gufranla cehennem de geçer

*****

şu yolda kırk senedir attim adim,
daha hala beni ben anlamadim

*****

Kâbe'den maksat varmaktır yâra,
Kör gibi tapınma kuru duvara.

*****

Türkü yine o türkü, sazlarda tel değişti,
Yumruk yine o yumruk, bir varsa el değişti!

*****

Su-i tedbirimle ya hu öyle boklaştı ki işim
Hem ağzıma sıçtı felek hem de s..ildi geçmişim
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
 
Neyzen Tevfik
Sayfa başına dön 
1 sayfadaki 1 sayfası

Bu forumun müsaadesi var:Bu forumdaki mesajlara cevap veremezsiniz
GENCFAN :: Şiir&Şair-
Buraya geçin: